Bebeklerde inek sütü alerjisi bebeğin bağışıklık sisteminin sağlıklı bebeklerin aksine süt proteinine verdiği anormal cevaptır. Bu cevaptan dolayı inek sütü proteini tüketen ya da sadece anne sütü alanlarda annesi süt proteini ile beslenen bebeklerde bazı şikayetler belirtiler ortaya çıkar. Bu duruma İnek Sütü Alerjisi denir.
Bebeklerde inek sütü alerjisi, bağışıklık sistemi yapıtaşı olan bağışıklık hücrelerinde ve hücreler arasında haberleşme sistemindeki genetik değişiklikler nedeniyle ortaya çıkar. Ayrıca vücudumuzu dış etkenlerden koruyan derimizin en üst katmanındaki bariyer görevini etkileyen genetik değişiklikler de bebeklerde inek sütü alerjisinin ortaya çıkmasında etkilidir.
Çevresel faktörler de bu duruma katkıda bulunur. Özellikle 3-4 aylıkken egzaması olan bebekler süt alerjisi ve diğer besin alerjileri için risk altındadır.
Bebeklerde inek sütü alerjisinde belirtiler üç ana grupta toplanır;
Bebeklerde genellikle altı aylıkken ek gıdaya başlama döneminde ya da daha küçük bebeklerde inek sütü proteini içeren mama tüketilmesinden sonra ani olarak dakikalar içinde ya da ilk iki saat içinde deride genellikle yüzde kızarıklık, kabarıklık ortaya çıkar.
Daha ileri durumda yaygın kaşıntı, şiddetli karın ağrısı, kusma, öksürük, hapşırık, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, nefes darlığı, göğüs kafesinden gelen hışıltı, yutkunmada zorlanma, seste kabalaşma, boğuklaşma, çarpıntı, bayılır gibi olma, çok şiddetli durumlarda bayılma ve bilinç kaybı gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Bu belirtiler içinde derinin etkilenmesi en sıktır. Hayatı tehdit eden diğer organ ya da sistem tutulumları olursa bu durum anafilaksi olarak isimlendirilir.
Mikst tipte inek sütü alerjisinde bebeğin inek sütü içeren bir besin tüketiminden saatler ya da günler içinde şikayetler ortaya çıkar. Bu şikayetler genellikle orta ve ağır şiddette atopik dermatit ya da diğer ismiyle egzema şeklindedir.
Sadece anne sütü alan bebeklerde annenin inek sütünün kendisini ya da süt proteini içeren bir besini tüketmesiyle de bebekte egzema döküntüleri ortaya çıkar. Egzema dışında bu grupta eozinofilik özefajit denilen yemek borusunun iltihabı ile karakterize bir rahatsızlık da bulunmaktadır.
Eozinofilik özefajit besin alerjisi nedeniyle ortaya çıkabilir. İnek sütü alerjisi ilişkili eozinofilik özefajit küçük bebekler de dahil olmak üzere her yaşta ortaya çıkabilir ve uzun soluklu bir rahatsızlıktır. Bebeklerde başlıca belirtileri aralıklı kusma, beslenirken başın geriye doğru atılması, huzursuzluk, ağlama, emme reddi, beslenme reddi, iştahsızlık, yutmada zorlanma ve kilo kaybıdır.
İnek sütü alerjisinde bebeklik döneminde sadece anne sütü ile beslenen bebeklerde en sık, geç tip şikayet nedeni olan alerjik proktokolit görülür. Proktokolitte kanlı mukuslu kaka olur ve genellikle altı aydan küçük sadece anne sütü ile beslenen bebeklerde görülür. Bebeğin genel durumu çoğunlukla iyidir fakat bu durum anne babaları endişelendirir. Annenin tükettiği sütün ve süt içeren tüm besinlerin beslenmeden çıkarılması ile şikayetler ortadan kalkarsa bu tanı için önemli bir ipucudur. Besin yükleme testi ile kesin tanı konur. Annenin beslenmesine inek sütü tekrar eklendiğinde kanlı mukuslu kaka ortaya çıkarsa kesin tanı koyulmuş olur.
İnek sütü ilişkili enterokolit de geç tip besin alerjilerinden biridir. Bu durumda bebek ya da çocuk sütün kendisini ya da süt içeren bir besini tükettiğinde 1-3 saat içinde kusma görülür. Şiddetli vakalarda kusmalar arka arkaya vücudu susuz bırakacak kadar çok olabilir, saatlerce devam edebilir. Bazı hastalarda kusmaya ishal de eşlik eder.
Bebeklerde inek sütü alerjisi kendisini inek sütü kullanımına bağlı gastroözefagiyal reflü olarak da gösterebilir. Normal şartlar altında bebeklerde beslenme sonrası gaz çıkarırken hafif bir kusma tarzında reflü görülmeye başlar ve bu durum bir yaşına kadar devam eder. Fakat eğer kusma miktarı sık sık ve çok fazla olursa bebeğin kilo alımını yavaşlatırsa, beslenme reddi ya da meme reddi, huzursuzluk ve sık ağlama eşlik ederse bu anormal bir durumdur. Küçük bebeklerde farklı hastalıklar bu rahatsızlığı ortaya çıkarabileceği gibi, inek sütü proteini ilişkili gastroözefagiyal reflü de bu kliniğe neden olabilir.
Bebeklerde geç tip süt alerjilerinden biri de diğer nedenlerle ortaya konamayan kabızlıktır. Emziren annenin ve bebeğin süt içeren besinleri beslenme listesinden çıkarmasıyla kabızlık geçerse ve sonra tekrar süt içeren besinler tüketilmeye başlandığında bebekte kabızlık ortaya çıkarsa tanı konmuş olur. Süt alerjisine bağlı kabızlık ancak standart fonksiyonel kabızlık tedavisine cevap vermeyen ve diğer nedenlerin olmadığının gösterildiği durumlarda düşünülür.
Bebeklerde inek sütü alerjisi teşhisi için önce anne babadan şikayetlerle ilgili bilgiler alanında uzman hekim tarafından detaylı bir şekilde alınır. Şikayetlerin ne zaman hangi tip besinle başladığı, erken tipte bir şikayet ortaya çıktıysa ne kadar yaygın ve şiddetli olduğu, nasıl tedavi edildiği, geç tipte ortaya çıkan şikayetlerin ne kadar sıklıkta ve nasıl tekrar ettiği hekim için önemlidir. Bebeğin bu yönden değerlendirilmesi ve muayenesinden sonra gereken deri testleri ve kan testleri sonucunda ve gerekirse besin yükleme testi ile kesin inek sütü alerjisi tanısı koyulmuş olur.
İnek sütü tüketiminden sonra anafilaksi ya da anafilaktik şok gibi şiddetli şikayetleri olmuş bebek ve çocuklarda hastamızda doktor tarafından değerlendirme sonrası istenen kan serum süt spesifik immünglobulin E düzeyi ve/veya inek sütü ile yapılan alerji deri testi değerleri belli bir düzeyin üzerindeyse tanı koydurucudur. Daha hafif reaksiyon yaşamış bebeklerde farklı tiplerde gelişen süt alerjisinde önce bir süre besinin beslenme listesinden çıkarılması sonra tekrar eklenmesi şeklinde yapılan inek sütü yükleme testi inek sütü alerjisinde kesin tanı koydurur.
İnek sütü alerjisi ve besin alerjisi son yıllar içinde artmaktadır. Yapılan çalışmalara göre bebeklerde ortaya çıkan süt alerjisi sıklığı ani ya da geç tip olmasına göre değişse de inek sütü alerjisi dünya çapında farklı ülkelerde %2 ile 5 oranında görülmektedir. Fakat inek sütü alerjisi ilişkili şikayetler farklı rahatsızlıklarda da olabildiği için bebeklerde bu oranlardan daha sık görülür ve bu yüzden anne-babalar bebeklerinde olan bu şikayetlerle sık sık doktora başvurur. Bu şikayetlerle başvuran hastalarda gerçek alerji olup olmadığı alanında uzman hekimler tarafından yapılan değerlendirme ve testlerle ortaya konmalıdır.
İnek sütü alerjisi tanısı alan bir bebeğin tanı anında tüketebileceği besinler belirlenir. Eğer bebek altıncı ayını doldurmuş ve ek gıdaya başlamış ise alerjiye neden olan inek sütü proteini formu beslenme listesinden çıkarılır ve yaşına uygun kalsiyumdan zengin bir beslenme listesiyle büyüme takibi yapılır.
İnek sütü alerjisi olan bir bebekte anne sütü kesilmez, annenin aldığı süt proteininden dolayı bebekte şikayetler ortaya çıkıyorsa, o durumda annenin de beslenme listesinden sorumlu besinler çıkarılır. Anneye de kalsiyumdan zengin uygun sağlıklı karbonhidrat, yağ ve protein içeren beslenme listesi ve ek olarak kalsiyum-D Vitamini desteği verilir. Gerekirse diyetisyen görüşü alınır.
İnek sütü proteini içeren besinler bebek mamaları, peynir, yoğurt, süt içeren kek, kurabiye, çörek, börek, pankek gibi fırında veya ocakta pişirilen besinler, dondurma, sütlaç, keşkül, pasta gibi sütlü tatlılar ve inek sütünün kendisidir. Fakat her hastanın bu besin formlarının hepsine birden allerjisi olmayabilir. Hastayı bu yönden de değerlendirmek gerekir. İnek sütü alerjisinde alerjen immünoterapisi gibi alerjiyi geçirmek için çocuk alerji doktorlarının uyguladığı farklı tedavi yöntemleri vardır.
Çocukların tüketebildiği süt proteini çeşidini kullanarak bağışıklık sistemini alerjiyi geçirme ve tedavi etme yönünde harekete geçiren metodlar da bulunmaktadır. Bunlar için çocuk alerji uzmanı tarafından takip çok önemlidir.
İnek sütü içeren besinler bebek mamaları, peynir yoğurt, süt içeren kek, kurabiye, çörek, börek, pankek gibi fırında veya ocakta pişirilen besinler, dondurma, sütlaç, keşkül, pasta gibi sütlü tatlılar ve inek sütünün kendisidir. Bunun yanında inek sütü tavuk eti, dana eti ya da kuzu eti, farklı sebzeleri içeren yemeklerin pişirilmesi sırasında, çorbalarda ve diğer sofra yemeklerinin hazırlanması sırasında da sıklıkla kullanılır.
İnek sütü protein alerjisinde şikayete neden olan inek sütü içeren besinler beslenme listesinden çıkarılır. Bu besinler bebek mamaları, peynir, yoğurt, süt içeren kek, kurabiye, çörek, börek, pankek gibi fırında veya ocakta pişirilen besinler, dondurma, sütlaç, keşkül, pasta gibi sütlü tatlılar ve inek sütünün kendisidir. Fakat her hastanın bu besin formlarının hepsine birden allerjisi olmayabilir.
Örneğin bir yaşındaki bir bebek inek sütü içeren mama tükettiğinde şikayet yaşarken inek sütü içeren pankeki rahatlıkla tüketebilir. Bunun yanında farklı bir çocuk her türlü inek sütü içeren kekle bile reaksiyon yaşayabilir. Çünkü bu farklı tipteki besinlerin alerjik reaksiyon ortaya çıkarma derecesi birbirinden farklıdır.
Ayrıca alerjisi olan her bebek ve çocuk da birbirinden farklıdır. Bu yüzden her hasta çocuk alerji uzman doktoru tarafından hem tanı hem de takip sırasında bireysel olarak değerlendirilmelidir. Bu yaklaşım hastalarımız için en sağlıklısıdır.
İnek sütü alerjisi olan bir bebek veya çocukta yumurta veya diğer besinlere karşı allerji olabilir fakat bu çok nadir bir durumdur.
Süt alerjisi olan bir bebek ancak farklı bir besinle reaksiyon yaşarsa bu durumdan şüpheleniriz. Bu durumda tanısal değerlendirme sonucunda gerekliyse diğer besinin de beslenme listesinden çıkarılması gerekir. Bebek ve çocuklarda beslenme büyüme için büyük önem taşımaktadır. Sadece gerçek alerji varlığında besinin beslenme listesinden çıkarılması hastalarımız için en sağlıklısıdır.
Bir bebeğin anne sütü alırken hiçbir şikayeti yokken inek sütü içeren besini kendisi tükettiğinde şikayeti ortaya çıkıyorsa bu durumda annenin beslenmesinden inek sütünü çıkarmaya gerek olmaz.
Fakat bazı klinik durumlarda anne inek sütü içeren besinleri tüketirken bebekte alerji ile ilgili şikayetleri ortaya çıkabilir. Bu farklı kliniklerin ayırt edilmesi önemlidir. Çünkü emziren anneler normal bireylere göre daha fazla miktarda besin değeri ve kalorisi yüksek besinlere ihtiyaç duyarlar. İnek sütü proteini hem anne hem de bebek beslenmesi için son derece önemlidir. Doğru tanı ve doğru eliminasyon yöntemleri için çocuk alerji hekiminin görüşü alınmalıdır.
İnek sütü, yaşamın ilk yıllarında büyüme, beyin ve kemik başta olmak üzere çeşitli organların gelişimi için çok önemlidir. Bebekler için gerekli başlıca protein ve enerji kaynaklarından biridir. Ayrıca kalsiyum, iyot, demir, çinko gibi mineralleri ve eser elementleri ve A, B, D vitamini gibi vitaminleri içerir. Bu yüzden alerjisi olan bebeklerin beslenmesinden inek sütü çıkarıldığında inek sütü ile eşdeğer olan besinler hastanın yaşına ve günlük ihtiyacına göre yerine konmalıdır.
Ek gıda alan bebeklerin, inek sütü ve süt ürünleri tüketmeyen emziren annelerin, büyüme çağındaki çocukların beslenme listesi düzenlenmelidir. Beslenme önerileri verilirken hastanın inek sütü alerjisinin şiddetine göre ayarlama yapılması da çok önemlidir. Tüm bu konuların değerlendirilmesi için bebek ve çocukların ve ailelerinin çocuk alerji hekimi tarafından tanı anında değerlendirilmesi ve düzenli aralıklarla alerji uzmanı tarafından yapılacak beslenme ve büyüme takibi çok önemlidir.
İnek sütü alerjisi bazı hastalarda kendiliğinden geçer. Daha önceki çalışmalarda üç yaşında inek sütü alerjisi geçme oranı %70 olarak verilmişti, fakat artık beş yaşına gelmiş inek sütü alerjisi olan çocuklarda bu oran %50 civarındadır. Fakat süt immünoterapisi ve inek sütünün farklı formlarının kullanılmasıyla yapılan tolerans geliştirme yolları gibi yeni gelişen tedavi yöntemleri sayesinde önümüzdeki on yıl içinde inek sütü alerjisini atlatmış çocukların oranının daha yüksek olabileceği düşünülmektedir.
İnek sütü alerjisi bazı çocuklarda kendiliğinden geçer. Daha önceki yıllara ait çalışmalarda üç yaşında inek sütü alerjisi geçme oranı %70 olarak verilirken, daha yeni dönemde yapılan çalışmalarda beş yaşına gelmiş inek sütü alerjisi olan çocuklarda bu oran %50 civarındadır.
İnek sütü alerjisinde laktozsuz süt içilemez, çünkü laktozsuz sütte inek sütünün sadece karbonhidrat kısmı olan laktoz sütten çıkarılmıştır. Alerjiye neden olan protein kısmı laktozsuz sütte bulunmaktadır.