Çocuklarda Besin Alerjisi

Çocuklarda Besin Alerjisi Nedir?

Çocuklarda, bebeklerde besin alerjisi, bağışıklık sistemi aracılığıyla vücutta besinlere karşı gösterilen aşırı duyarlılık reaksiyonlarıdır. Besin alerjisi, bağışıklık sisteminin belirli gıdalara karşı aşırı tepki vermesi durumudur.

Vücut, bu gıdalara karşı zararlı bir maddeymiş gibi davranarak histamin gibi kimyasallar salgılar. Bu durum kaşıntı, döküntü, karın ağrısı, kusma, ishal gibi belirtilere yol açabilir. Daha ciddi vakalarda nefes darlığı ve anafilaksi gibi yaşamı tehdit eden durumlar gelişebilir. Besin alerjileri genellikle süt, yumurta, fıstık, deniz ürünleri ve buğday gibi gıdalara karşı görülür.

 

Çocuklarda Besin Alerjisi Neden Olur?

Bebeklerde ve çocuklarda besin alerjisi, bağışıklık sistemi yapıtaşı olan bağışıklık hücrelerinde ve hücreler arasında haberleşme sisteminde anne ve/veya babadan aktarılan genetik değişiklikler nedeniyle ortaya çıkar.

Ayrıca vücudumuzu dış etkenlerden koruyan derimizin en üst katmanındaki bariyer görevini gören derimizi etkileyen genetik değişiklikler de çocuklarda inek sütü alerjisinin ortaya çıkmasında etkilidir. Çevresel faktörler de bu duruma katkıda bulunur. Özellikle 3-4 aylıkken egzaması olan bebekler besin alerjileri açısından risk altındadır.

Ayrıca yeni dönemde yapılan çalışmalar anneler hamileyken ve bebeğin doğduktan sonraki ilk iki yılında tükettiği besinlerin bağırsak sistemindeki normal florayı oluşturan bakteriler üzerinde ve bağırsakları saran bağışıklık sistemi elemanları üzerinde negatif etki yaparak çocukluk döneminde besin alerjisine neden olabileceğini göstermiştir.

Çocuklarda Besin Alerjisi Bağışıklık Sisteminin Rolü

Besin alerjisi bebeğin ya da çocuğun bağışıklık sistemi hücrelerinin besin proteinine karşı verdiği anormal yanıttan dolayı ortaya çıkar. Anneden ve/veya babadan aktarılan genetik özellikler çevresel faktörlerle birlikte bağışıklık sistemi yapıtaşı olan bağışıklık hücrelerinde ve hücreler arasında haberleşme sisteminde bu anormal yanıtın oluşmasında rol oynar.

Ayrıca yeni dönemde yapılan çalışmalar anneler hamileyken ve bebeğin doğduktan sonraki ilk iki yılında tükettiği paketli işlenmiş gıdaların, aşırı şeker içeren doğal liften ve antioksidan maddelerden fakir katkı maddeli besinlerin bağırsak sistemindeki normal florayı oluşturan bakteriler üzerinde ve bağırsakları saran bağışıklık sistemi elemanları üzerinde negatif etki yaparak çocukluk döneminde besin alerjisine neden olabileceğini göstermiştir.

Lifli yiyeceklerden zengin tam tahıllı yiyecekler sebze ve meyveler, çiğ kuruyemişler, zeytinyağı ve antioksidandan zengin yiyeceklerin tüketimi ve işlenmiş gıdalardan uzak kalma bağışıklık sistemini güçlendirir.

Çocuklarda Besin Alerjisi Belirtileri Nelerdir?

Besin alerjisinde belirtiler üç ana grupta toplanır;

1. Ani Tipte (İmmünglobulin-E Aracılı) Besin Allerjisi

Şüpheli besinin tüketilmesinden sonra ani olarak dakikalar içinde ya da ilk iki saat içinde deride kızarıklık, kabarıklık ve yaygın kaşıntı, şiddetli karın ağrısı, kusma, öksürük, hapşırık, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, nefes darlığı, göğüs kafesinden gelen hışıltı, yutkunmada zorlanma, seste kabalaşma, boğuklaşma, çarpıntı, bayılır gibi olma çok şiddetli durumlarda bayılma ve bilinç kaybı gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu şikayetlerden sadece biri olabilir ya da birkaçı birlikte ortaya çıkabilir. Bu belirtiler içinde deri tutulumu en sıktır. Hayatı tehdit eden diğer organ ya da sistem tutulumları olursa bu durum anafilaksi olarak isimlendirilir.

2. Mikst Tip Besin Allerjisi

Mikst tipte alerjiye neden olan besinin tüketimi ile saatler ya da günler içinde besin alerjisi ile ilgili şikayetler ortaya çıkar. Bunlar arasında en sık orta ve ağır şiddette atopik dermatit ya da diğer ismiyle egzama bulunur. Bebeğin kendisinin tüketilmesiyle ya da sadece anne sütü alan bebeklerde annenin alerjiye neden olan besini tüketmesiyle de bebekte egzama (atopik dermatit) döküntüleri ortaya çıkabilir.

Bir diğer klinik durum da eozinofilik özefajit denilen yemek borusunun iltihabı ile karakterize bir rahatsızlıktır. Bu durum besin alerjisinden de kaynaklanabilir. Eozinofilik özefajit küçük bebekler de dahil olmak üzere her yaşta ortaya çıkabilir ve uzun soluklu iştahsızlık, karın ağrısı, mide bulantısı, aralıklı kusma, ağza acı su gelmesi, ağızda yemeği bekletme ya da şiddetli olgularda yutmada zorlanma, kusma gibi şikayetlere neden olur.

3. Geç Tip (Nonimmünglobulin-E Aracılı Besin Allerjisi)

Besin alerjisinde bebeklik döneminde anne sütü alan bebeklerde en sık, geç tip reaksiyon olan alerjik proktokolit görülür. Proktokolit bebeğin kalın bağırsaklarının son kısmının besin alerjisinden dolayı ortaya çıkan iltihabıdır. Besin alerjisi ile ilgili şikayet olarak bebekte kanlı mukuslu kaka olur ve genellikle altı aydan küçük sadece anne sütü ile beslenen bebeklerde görülür. Bebeğin genel durumu çoğunlukla iyidir fakat bu durum anne babaları endişelendirir.

Annenin tükettiği alerjen besinin annenin beslenmesinden çıkarılması ile eğer şikayetler ortadan kalkarsa bu önemli bir ipucudur. Besin yükleme testi ile kesin tanı konur. Annenin beslenmesine bu alerjen besin tekrar eklendiğinde şikayetler ortaya çıkarsa kesin tanı koyulmuş olur.

Besin protein ilişkili enterokolit de geç tip besin alerjilerinden biridir. Bu durumda bebek ya da çocuk alerjen besini tükettiğinde saatler içinde kusma görülür. Kusmalar arka arkaya vücudu susuz bırakacak kadar çok olabilir saatlerce devam edebilir. Bazı hastalarda kusmaya ishal de eşlik eder.

Çocuklarda Bebeklerde En Yaygın Besin Alerjenleri Nelerdir?

Besin alerjisine en sık neden olan besinler bebeklik döneminde inek sütü ve yumurtadır. Çocukluk yaş grubunu genel olarak değerlendirdiğimizde çocuklarda en sın besin alerjenleri inek sütü, yumurta, fındık, ceviz, antep fıstığı, kaju, yer fıstığı gibi kuruyemişler, mercimek, nohut, bezelye gibi bakliyatlar, buğday, kırmızı et, susam, çeşitli balık türleri ve soyadır.

Bunlar dışında diğer bakliyatlar, balık dışındaki kabuklu ve kabuksuz deniz ürünleri, haşhaş, ay çekirdeği, kabak çekirdeği gibi tohum grubu ürünleri, çeşitli meyve ve sebzeler duyarlı kişilerde alerjiye neden olabilir.

Besin Alerjisi ile Besin İntoleransı Arasındaki Farklar Nelerdir?

Besin intoleransı, tüketilen bir besine karşı mide bağırsak sisteminin reaksiyonu olarak tanımlanır. Bu genelde besinin içindeki bir maddeye karşıdır ve o besinin sindiriminde görev alacak bir enzimin doğru veya tam çalışmamasından kaynaklanır.

Böylece besinin içindeki madde sindirelemez ve vücuda zarar verir. Örneğin herediter fruktoz intoleransı denilen kalıtsal hastalıkta fruktoz içeren besinler (meyveler) hasta tarafından sindirilemez ve bu besinlerin tüketimi ile karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal, karında şişlik, zayıflık, halsizlik, solgunluk, hipoglisemi (düşük kan şekeri),büyüme ve gelişme geriliği, sarılık ve karaciğer hasarı olur.

Çocuklarda bebeklerde besin alerjisi ise, bağışıklık sistemi aracılığıyla vücutta besinlere karşı gösterilen aşırı duyarlılık reaksiyonlarıdır. Besin alerjisi, bağışıklık sisteminin, yapıtaşı olan hücreleri aracılığıyla, belirli gıdalara karşı aşırı tepki vermesi durumudur. Vücut, bu gıdalara karşı zararlı bir maddeymiş gibi davranarak histamin gibi kimyasallar salgılar. Bu durum, kaşıntı, döküntü, karın ağrısı, kusma, ishal gibi belirtilere yol açabilir. Daha ciddi vakalarda nefes darlığı ve anafilaksi gibi yaşamı tehdit eden durumlar gelişebilir ya da bebeklerde besin alerjisine bağlı olarak egzama, kanlı kaka gibi şikayetler ortaya çıkabilir.

Çocuklarda, Bebeklerde Besin Alerjisi Tanısı Nasıl Konur?

Çocuklarda besin alerjisi teşhisi için önce anne babadan şikayetlerle ilgili bilgiler alanında uzman hekim tarafından detaylı bir şekilde alınır. Şikayetlerin ne zaman hangi tip besinle başladığı, erken tipte bir şikayet ortaya çıktıysa ne kadar yaygın ve şiddetli olduğu, nasıl tedavi edildiği, geç tipte ortaya çıkan şikayetlerin ne kadar sıklıkta ve nasıl tekrar ettiği hekim için önemlidir. Bebeğin bu yönden değerlendirilmesi ve muayenesinden sonra gereken deri testleri ve kan testleri sonucunda besin yükleme testi yapılıp yapılmayacağına karar verilir ve gerekirse besin yükleme testi ile kesin besin alerjisi tanısı koyulmuş olur.

Çocuklarda Besin Alerjisi Tedavisi ve Yönetimi

Besin alerjisi tanısı alan bir çocuğun tanı anında tüketebileceği besinler belirlenir. Eğer hastamız bebek ise ve altıncı ayını doldurmuş ve ek gıdaya başlamış ise alerjiye neden olan besin formu beslenme listesinden çıkarılır ve yaşına uygun vitamin ve minerallerden zengin bir beslenme listesiyle büyüme takibi yapılır. İnek sütü alerjisi ya da diğer besin alerjisi olan bir bebekte anne sütü kesilmez, annenin aldığı besin proteininden dolayı bebekte şikayetler ortaya çıkıyorsa, o durumda annenin de beslenme listesinden sorumlu besin çıkarılır.

Anneye de kalsiyumdan zengin uygun sağlıklı karbonhidrat, yağ ve protein içeren beslenme listesi verilir. Eğer bebekte tespit edilen alerjen inek sütü ise anneye ek olarak kalsiyum-D Vitamini desteği verilir. Gerekirse diyetisyen görüşü alınır.

Alerjiye neden olan besinler birbirinden çok farklı yiyecekler içinde bulunabilir. Örneğin içeriğinde inek sütü olan besinler arasında bebek mamaları, yoğurt, peynir, sütlü kek, kurabiye, pankek gibi fırında veya ocakta pişirilen besinler, sütlaç, pasta, dondurma gibi sütlü tatlılar ve sütün kendisidir. Çocuk tanı anında alerjiye neden olan bazı besinlerin kendisini değil ama farklı formlarını tüketebiliyor ve bir şikayet yaşamıyor olabilir. Hastayı bu yönden de değerlendirmek gerekir.

Besin alerjisinde alerjen immünoterapisi gibi alerjiyi geçirmek için çocuk alerji doktorlarının uyguladığı farklı tedavi yöntemleri vardır. Çocukların tüketebildiği süt veya yumurta proteini çeşidini kullanarak bağışıklık sistemini alerjiyi geçirme ve tedavi etme yönünde harekete geçiren metodlar da bulunmaktadır. Bunlar için çocuk alerji uzmanı tarafından takip çok önemlidir.

Besin Alerjisi Olan Çocuklar İçin Güvenli Beslenme Önerileri

Besin alerjisi olan çocuklar için güvenli beslenme önerileri şöyledir. Besin alerjisi olan bebeklerin ve çocukların beslenme listesinden alerjik olduğu besinler çıkarılmalıdır.

Alerjisi olduğu besinle yanlışlıkla karşılaşmasını engellemek için ona bakım veren herkesin (anneanne, babaanne, hala, teyze) bu konuda eğitilmesi, çocuğun yememesi gereken besinlerin farkına varmalarının sağlanması gerekir. Besinlerden en sık alerjiye neden olan süt ve yumurta farklı yemeklerin hazırlanmasında kullanılmaktadır. Bu yüzden besin alerjisi olan çocuğun beslenmesinde çok dikkatli olmak gerekir. Paketli yiyeceklerin etiketi okunmalıdır.

Bazı hastalarda besinin eser miktarının dahi tüketilmesi ya da ortamda mutfakta alerjiye neden olan besin ocakta ısıtılırken ya da pişerken havaya salınan buharının solunması bile şikayetlerin ortaya çıkmasına neden olur.

Alerjiye neden olan besin yerine başka sağlıklı besinler koyulmalıdır. Çocuğun büyümesine katkıda bulunacak kalorisi uygun ve besin değeri eksik olmayan yiyecekler diyetisyen eşliğinde belirlenmelidir. Eğer hasta okula gidiyorsa okul yönetimi de bu konuda bilgilendirilmeli, besin alerjisi olan çocuk için okulda da güvenli beslenme ortamı sağlanmalıdır.

Besin Alerjisinde Anafilaksi ve İlk Yardım

Besin alerjisinde eğer çocuğun ya da bebeğin alerjisi şiddetli ise yanlışlıkla o besin ile karşılaştığında anafilaksi ortaya çıkabilir.

İnek sütü yumurta, kuruyemişler gibi alerjiye neden olabilecek her türlü besinle anafilaksi ortaya çıkabilir. Özellikle kuruyemişlerle anafilaksi daha sık ve şiddetli ortaya çıkar. Ayrıca besin alerjisine astım eşlik eden çocuk ve erişkin hastalar özellikle astım kontrol altında değilse anafilaksi açısından risk altındadır.

Besin alerjisi olan bebek ve çocuklara eğer daha önceden anaflaksi yaşadılarsa besinle yanlışlıkla karşılaşma olasılığına karşı adrenalin ilacı içeren adrenalin otoenjektörü reçete edilmelidir. Ayrıca eşlik eden astım varsa, kuruyemiş alerjisi ilişkili kurdeşen hikayesi ya da sadece cilt etkilenmesi varsa, bebek ya da çocuk ailesi ile birlikte sağlık merkezine uzak bir yerde yaşıyorsa bu hastalara da adrenalin otoenjektörü reçete edilmelidir.

Besinle ilgili anafilakside ilk yardım sırasında hastaya pozisyon vermek gerekir. Bunun için hastayı yere yatırmalı başı hava yollarının açık olmasını sağlayacak şekilde sol yana doğru çevrilmeli, nefes alıp almadığı kontrol edilmelidir. Hastanın bilinen alerjisi varsa ve otoenjektörü hastanın yanındaysa hasta yatar pozisyondayken direkt kıyafet üzerinden adrenalin bacağın üst yan kısmından yapılmalıdır. Hasta yatar pozisyondayken bacakların hafif yukarı kaldırılması kalbe ve beyne giden kan miktarını arttırır. Adrenalin iğnesi yapıldıktan sonra 112 aranarak hasta mutlaka sağlık kuruluşuna ulaştırılmaya çalışılmalıdır.

Besine bağlı anafilakside de bebeklere ya da çocuklara ilk yapılacak olan ilaç adrenalin iğnedir. Hastanede bulunan adrenalin ampul kırılıp çocuklarda kilogram başına uygun dozda (kg başına 0,1 mg) uygulanması gerekir. Tansiyon düşüklüğü varsa tedavide sıvı desteği mutlaka gerekir. Hastanın hava yollarının açık olması sağlanmalı, mümkünse hemen oksijen verilmelidir. Hasta eğer ambulansta veya bir sağlık kuruluşunda ise damardan sıvı vermek için damar yolu açılmalıdır.

Eğer hastanın tansiyon düşüklüğü varsa damardan sıvı tedavisi yapılmalıdır. Bu sırada eğer nefes darlığı varsa ve akciğerlerden kaynaklanan bir hava açlığı varsa maske ile s*lbut*mol nebül verilmelidir. Diğer ilaçlardan antihistaminik ve kortikosteroidler de uygulanmalıdır.

Adrenalin yapıldıktan sonra hayatı tehdit eden şikayetler açısından yeterli yanıt yoksa, eğer gerekirse, tekrar adrenalin yapılır. Üç kez arka arkaya kas içine yapılmasına rağmen şikayetlerde düzelme olmazsa hasta için yoğun bakım servisi ayarlanmalı ve hasta orada takip edilmelidir.

Çocuklarda Besin Alerjisini Önlemek Mümkün mü?

Çocuklarda besin alerjisini önlemek için bazı çevresel dış faktörlerin değiştirilmesi işe yarayabilir.

Yapılan bazı çalışmalarda anne veya babasında alerjik hastalık olan alerji açısından yüksek riskli çocuklarda erken bebeklik döneminde atopik egzema gelişiminin nemlendirici sürülerek önlenmesinin sonraki aylarda ve yaşlarda besin alerji gelişimini önlediği gösterilmiştir.

Bu yüzden egzamanın erken dönemde iyi tedavisi bebeğin deri yoluyla besin alerjenleriyle karşılaşmasını ve bu besinlere karşı hassasiyet kazanmasını engeller. Ayrıca farklı çalışmalarda yine bebeklik döneminde ilk 1 yaşta ek gıdaya geçtikten sonra farklı besin gruplarından çeşitli besinlerle beslenmenin 1 yaşından sonraki dönemde besin alerjisini azalttığı yönünde sonuçlar ortaya konmuştur.

Ayrıca gebelik döneminde yüksek oranda lifli, vitamin ve mineralden zengin taze sebze ve meyvelerle ve antioksidandan zengin zeytinyağı, çiğ kuruyemişler, tam tahıllar gibi sağlıklı besinlerle beslenmenin işlenmiş kırmızı et ürünleri ve işlenmiş, şeker oranı yüksek paketli gıdalardan uzak durmanın besin alerjisi

Bebeğin Yediği Şeye Alerji Olduğu Nasıl Anlaşılır?

Bebeğin yediği şeye karşı alerji olup olmadığı yaşadığı şikayetler ile ilişkilidir. Eğer besin alerjisi şüphesi uyandıran şikayetler yaşarsa bir çocuk alerji uzmanı tarafından değerlendirilmeli ve gereken testler yapılarak doğru tanı koyulmalıdır.

Besin alerjisinde alerjiye neden olan besin bebek ya da çocuk tarafından tüketildikten sonra sıklıkla ciltte yüzde kolda bacakta gövdede boyunda kızarıklıklar ve kabarıklıklar (kurdeşen),kızarıklıkların olduğu yerlerde kaşıntı ya da tüm vücutta yaygın kaşıntı, yüzde şişlik ya da atopik dermatit döküntüleri ortaya çıkabilir. Kurdeşen plakları ya da atopik dermatit ilişkili döküntüler vücudun bir kısmında da olabilir, tüm vücut bölgelerine dev yayılabilir. Ayrıca hapşırık ve kaşıntının da eşlik ettiği diğer burun şikayetleri, sesin kalınlaşması, boğuklaşması ya da ses kısıklığı, yutmada zorlanma, nefes darlığı, yoğun öksürükler gibi solunum sistemi ile ilgili şikayetler ortaya çıkabilir.

Sindirim sistemi etkilenirse, şiddetli karın ağrısı ve kusma ya da bebeklerde kanlı kaka nadiren de ishal, allerji belirtisi olabilir. Kalp damar sistemi ile ilgili olarak tansiyon düşmesi ve şiddetli durumlarda baş dönmesi, bayılma ya da bayılır gibi olma, çarpıntı gibi şikayetler ortaya çıkabilir. Bu tip ani gelişebilecek şikayetlerde alerjiden şüphelenmek için şikayetler görülmeden önce şüpheli besin alımı olmalıdır. Bunun dışında sadece anne sütü ile beslenen bebeklerde annenin tüketimi ile ortaya çıkan egzama ya da kanlı mukuslu kaka görülebilir.

Besin Alerjisi Kendiliğinden Geçer mi?

Besin alerjisinin kendiliğinden geçip geçmemesi alerjiye neden olan besinin türüne göre değişir. Örneğin; inek sütü ve yumurta alerjisinde birkaç yıl içinde düzelme oranları yeni çalışmalarda çocuk 5 yaşına geldiğinde %50’ler civarındadır. Bu oran alerji kuruyemişlerden kaynaklanıyorsa %20 civarındadır. Bazı balık alerjilerinin ya da buğday alerjisinin de geçebildiği gösterilmiştir.